FETÖ’NÜN "PEYGAMBERLİ RÜYA" ALDATMACASI

FETÖ'NÜN "PEYGAMBERLİ RÜYA" ALDATMACASI

FETÖ'NÜN "PEYGAMBERLİ RÜYA" ALDATMACASI

12 Haziran 2017 - 11:58

İzmir'de FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanan Mehmet Tabanca'nın bilgisayarından elde edilen belgede, Hazreti Muhammed'in örgütte "mütevelli" olarak anılan kişilerin toplantılarına katılarak yoklama yaptığı, katılımcıların da havariler ve sahabelere benzetildiğine dair ifadeler yer alıyor. Örgüt mensuplarını etkilemek  için mütevelli toplantılarına Hazreti Muhammed'in ruhen katıldığının yazıldığı  belgeden: "Bildiğiniz gibi her işin öncüleri var. İsa'nın öncüleri havariler, Efendimizin öncülerine sahabeler, bu devrin öncülerine de mütevelliler diyoruz"

Aliağa Cumhuriyet Başsavcısı Adem Aydemir'in yürüttüğü FETÖ/PDY  soruşturması kapsamında tutuklanan Mehmet Tabanca'nın bilgisayarından elde edilen  bir belgede, örgüt üyelerini motive etmek ve çözülmenin önüne geçmek için verilen  mesajlar dikkati çekiyor. Zanlının dizüstü bilgisayarında geriye dönük iz süren ekipler, örgütte  üst düzey yönetici olduğu anlaşılan Tabanca'nın "FETÖ/PDY'nin anayasası"  sayılabilecek belgeleri hazırladığını tespit etti. Dini duyguların istismar edildiği "mütevellinin vasıfları" başlığıyla  adlandırılan belgede, mütevelli toplantılarına katılanlar, Hazreti İsa'nın  havarileri ve sahabelerle eş tutuluyor. Belgede, örgütte "mütevelli" olarak anılan kişilerin nasıl olması  gerektiğine dair mesajlar da bulunuyor. Dünya genelindeki bütün örgüt üyelerine dağıtıldığı iddia edilen belgede, dini anlatımlara yer veriliyor, örgüt elebaşı Gülen'e gizem katılarak  uhrevi bir hava verildiği görülüyor.

Örgüt üyelerini tanımlamışT
abanca'nın hazırladığı iddia edilen belgelerin örgüt üyelerinin hal  ve hareketleri ile yaşam çerçevelerini belirlediği, böylece adeta FETÖ'nün  anayasası gibi olduğu ileri sürüldü. Belgede FETÖ elebaşı Gülen'den "büyüğümüz" diye bahseden Tabanca,  Gülen'in de mütevellilere büyük önem verdiğine işaret ediyor. Örgütün her türlü maddi ve manevi meselelerinin mütevellide  görüşüldüğü bilgisinin yer aldığı belgede, "Hicret yapamıyorsak hicret yapanların  işini kolaylaştırmak lazım. Savaşamasak da savaşanların ihtiyacını görüyorsak  onların yanındayız demektir. Mütevellinin 2 çeşit evladı vardır. Birincisi hem  günahına hem sevabına ortak olduğu kendi çocukları, ikincisi sadece sevabına  ortak olduğu sahip çıktığı çocuklardır." ifadeleri kullanılıyor.

Belgede yer alan örgütteki çözülme, panik ve dağılma durumları da  dikkati çekiyor. "Bu işe omuz vermek lazım. Yakında olup da uzak gibi  davrananlara Hoca Efendi çok gönül koyuyor." ifadelerinin yer aldığı belgede,  örgüt üyelerinden daha çok çalışmaları isteniyor. Örgüt üyelerinden alınan kararlara itaat etmeleri ve tenkitten uzak  durmaları istenilen belgede, örgüt mensuplarının dini değerler ve rüya anlatımı  üzerinden kandırılmaya çalışıldığı anlaşılıyor. Belgede, örgüt mensuplarını etkilemek için mütevelli toplantılarına  Hazreti Muhammed'in ruhen katıldığının yazıldığı belirtiliyor. Mütevelli toplantılarına erken gelmeleri istenen örgüt üyeleri,  hazırlanan belgede yer alan "Mütevelli, mütevelliye geç gelmez. Geç geldiği zaman  hem kul hakkına hem de Allah hakkına girmiş olur. Kendi işimize koşa koşa gidip  de mütevelliye nazlana nazlana gidersek Allah korusun gayretullaha dokunur."  ifadeleriyle dini değerler üzerinden korkutuluyor.

Rüyalı aldatmaca
Mütevellinin vasıfları sıralanırken, örgüt menfaati için dini değer ve  inançlar üzerinden sömürü yapılan belgedeki şu ifadeler dikkati çekiyor: "Mütevelli, mütevellinin yapıldığı yere Efendimizin gelip yoklama  yaptığına inanır. Mütevelli toplantılarının yapıldığı yere sekine iner.  Peygamberlerin ve sahabelerin uğrak yerleridir. Allah'ın davet ettiği yerlerdir.  Efendimiz davasına sahip çıkanları unutmaz. O, oradadır. O, dünyaya gelmesine  sebep olan bu davaya sahip çıkanlara bigane kalmaz. Onlarla olan nasipsiz kalmaz.  Hoca Efendi bir gün şöyle bir rüya anlatır. Efendimiz gelir ve 'Oğlum Fetullah  eskiden toplantılarınıza sahabelerimi gönderiyordum. Şimdi ise bütün  toplantılarınıza ben bizatihi kendim geliyorum.' der." Söz verilen himmet ve bursların zamanında ödenmesinin de mütevellinin  vasıfları olarak sıralandığı belgede, toplantıda konuşulanların "sır" olduğu  hatırlatılarak mahrem bilgilerin dışarıya çıkarılmaması gerektiğinin önemi  vurgulanıyor. Aliağa Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında  Bayraklı ilçesinde 30 Kasım 2016'da yakalanan örgütün sözde üst düzey yöneticisi  olduğu öne sürülen Mehmet Tabanca tutuklanmıştı. Tabanca'nın bilgisayarlarındaki  incelemede, örgütün sözde üst düzey yöneticilerinin gizli dosyaları kamufle etmek  veya silmek için kullandığı, yurt dışındaki sunucuya otomatik bağlantı sağlayan  özel bir program bulunmuştu.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x